Dini Konular

Mekruh’un anlamı nedir? Mekruh Ne Anlama Gelir?

mekruh
Written by admin

Mekruh’un anlamı nedir? Mekruh Ne Anlama Gelir?

Dinen işlenmesi istenmeyen, terk edilmesi iyi görülen şeylerdendir. Mekruhun kelime manası, hoş olmayan, beğenilmeyen ve çirkin görülen şey demektir.

Mekruh ikiye ayrılır:

  1. Tahrimen mekruh

Harama yakın mekruh demektir. Böyle bir işin yasaklığı kesin bir delille sabit olmadığından harama yakın denmiştir. Bundan dolayı vacip olan bir ibadeti ve bir şeyi yapmamak tahrimen mektuhtur. Tahrimen mekruha ör­nek olarak şunlar verilebilir: Hanefi Mezhebi’ne göre midye ve istiridye gi­bi balık cinsinden olmayan deniz hayvanlarını yemek, Cuma günü iç ezanı okunurken alış-veriş yapmak, namazda tadil-i erkânı terk etmek gibi.

Fıkıh kitaplarımızda sünnet kelimesi tek başına mutlak olarak geçtiği zaman sünnet-i müekkede anlaşıldığı gibi, mekruh da sadece mekruh ola­rak geçerse tahrimen mekruh anlaşılır.

Tahrimen mekruhun terk edilmesinde sevap, işlenmesinde de azap kor­kusu vardır. Tahrimen mekruh olan bir ameli işleyen kimsenin ahirette azaba uğrama ihtimali bulunmaktadır. Tahrimen mekruh olan bir şeyi he­lal olarak kabul etmek büyük bir hata olmakla birlikte, kişinin imanına za­rar vermez. Çünkü tahrimen mekruh hakkmdaki delil kesin olmayıp zan- nîdir.

  1. Tenzîhen mekruh

Helale yakın olan mekruh demektir. Bu mekruhun işlenmesi hoş görül­memekle beraber, yapıldığı takdirde ahirette azabı gerektirmez; terk edildi­ği zaman da sevap kazanılır. Sünnet ve müstehabları yapmamak tenzihen mekruhtur. Bundan dolayı mesela, tenzihen mekruh olan bir şeyi yapma­mak da sünnet veya müstehabdır. Abdest alırken suyu mesh eder gibi az kullanmak, sağ elle burnu temizlemek tenzihen mekruha örnek olarak veri­lebilir.

Müfsit

Başlanmış ve yapılmakta olan bir ibadeti bozan ve iptal eden şeye denir. Sıhhatini kaybeden ve bozulan bir amele de fasit adı verilir. Müfsit ve fasit tabirleri çoğunlukla namaz ve oruç için kullanılır. Namaz esnasında gül­mek, oruçlu iken bir şey yiyip içmek gibi…

Müfsidi özürsüz olarak kasten yapan kimse günahkâr olur. Fakat yanı­larak veya hata ile yapıldığı takdirde bir şey icap etmez. Namazda iken kendisini tutamayıp gülen kimsenin namazı fasit olsa da günahkâr olmaz.